Kelly Brook Türkiye ye geliyor

İngiliz model ve oyuncu Kelly Brookun, önümüzdeki ay Türkiyeye geleceği ortaya çıktı.

Bir Türk markasının reklamında oynayacağı ifade edilen Kelly Brookun, çekimler tamamlandıktan sonra Bodrumda bir hafta tatil yapacağı belirtildi.

Daha önce 5 kez Türkiyeye gelen 37 yaşındaki güzelin, İstanbul ve Bodruma hayran olduğu ifade edildi.

Bu yaz televizyonların 17 yeni dizisi

Bu yaz televizyonların 17 yeni dizisi Yazın hangi kanalın biten ya da tatile çıkan dizilerin boşluğunu hangi yapımlarla doldurmaya çalışacağını merak ediyorsanız, bu yazı sizin için:

Yavaş yavaş yaz mevsimine yaklaştığımız şu dönemde en çok izlenen dizilerinin sezon finali tarihleri de belli olmaya başladı. Sezon boyunca yoğun bir şekilde çekimleri yapılan dizilerin oyuncuları tatile hazırlanıyor. Şöyle bir baktığımızda sezon dizilerinin Haziran ayının ilk ve ikinci haftası sezon finali yapacağını görüyoruz.

Durum böyle olunca televizyon kanalları, sezon dizilerinin yayın saatlerini doldurabilmek için yaz dizilerini devreye sokmaya hazırlanıyorlar. Peki televizyon kanalları neyle dolduracak o boşluğu?

KANAL D

Limon Film – Hayri Aslanın yapımcılığını üstleneceği, Ömer Uğurun yönetmen koltuğunda oturacağı, hikayesini de bu aralar Kara Ekmek dizisini de kaleme alan Gül Abusun oluşturacağı Kalbim Egede Kaldı dizisinin başrolünü; son olarak Sil Baştan dizisinde rol alan Murat Dalkılıç canlandıracak.

Bir gençlik projesi olan Kalbim Ege’de Kaldı Haziran ayında ekrana gelecek.

Süreç Film imzalı, Sadullah Celen yönetmen koltuğunda oturacağı, senaryosunu Deniz Dargı ve Cenk Boğatur kaleme alacağı Güneşin Kızları dizinin başrollerinde, Emre Kınay, Evrim Alasya ve Teoman Kumbaracıbaşı yer alacak.

Dizisinin konusu: Güneş ismi ile karşımıza çıkacak olan Emre Kınay edebiyat öğretmenliği yapan kendi halinde bir adamdır. Üç kızı olan Güneşin tek amacı çocuklarına iyi bir gelecek sunabilmektir….

Bu sezon Benim Adım Gültepe, Ulan İstanbul ve Şeref Meselesi gibi projere imza atan D Productionın yapımcılığını üstleneceği Yazın Öyküsü dizisinin başrollerini, Benim İçin Üzülme ve Muhteşem Yüzyıl dizilerinde rol alan Tansel Öngel ile Kadın İsterse ve Samanyolu dizilerinde oynayan Vildan Atasever paylaşacak.

Dizi, yetimhanede büyüyen bir genç kızın oradan çıktıktan sonra arkadaşlarıyla verdiği büyük mücadeleyi ve hiç ummadığı bir anda annesini bulmasıyla başlayan olayları konu ediniyor.

Oyuncu kadrosunda Serkan Keskin, Osman Sonant, Nadir Sarıbacak, Tansu Biçer, Nihal Yalçın, Ece Dizdar, Serkan Kuru ve Serdar Orçinin yer aldığı Beş Kardeş, Haziran ayında kaldığı yerden devam edecek.

Onur Ünlünün senaryosunu ve yönetmenliğini üstlendiği, yapımcılığını Ay Yapım – Kerem Çatay üstlendiği Beş Kardeş, bir küçük mahallede geçen hayat gailesi; içinde aile değerlerinin, kardeşliğin, aşkın, arkadaşlığın ve hayatın acı-tatlı sürprizlerinin barındığı herkesin içinden bir hikayeyi konu alıyor.

Muhteşem Yüzyılın yönetmenlerinden Yağız Alp Akaydının reji koltuğuna oturacağı Umudunu Kaybetmenin başrolünde son olarak Küçük Ağa dizisinde Ali karakterini canlandıran Sarp Levendoğlu yer alacak.

Haziran ayında ekrana gelmesi beklenen dizinin oyuncu seçimleri yoğun bir şekilde devam ediyor.

STAR TV

Pretty Little Liars dizisinden uyarlanan, 03 Prodiksiyonun yapımcılığını üstleneceği Tatlı Küçük Yalancıların başrolünde Bensu Soral, Dilan Çiçek, Melisa Şenolsun ve Büşra Develi, Beste Kökdemir rol alıyor.

Yönetmenliğini Cem Karcı üstleneceği, senaryosunu ise Elif Usman Ergüden kaleme alacağı Tatlı Küçük Yalancılar, Haziran ayının son haftası ekranlara gelecek.

Gold Filmin yapımcılığını üstlendiği, senaryosunu Aslı Zenginin kaleme alacağı, yönetmen koltuğunda ise Filiz Gülmez Pakmanın oturacağı Çilek Kokusunun başrollerini, Demet Özdemir, Yusuf Çim, Mine Tugay, Mert Ekin Baymaz, Mahir Günşiray, Murat Başoğlu ve Laçin Ceylan gibi isimler paylaşacak.

Dizi konusu; Pastanede çalışan ve bütün hayali profesyonel bir pastacı olmak olan genç bir kızın, zengin, şımarık, genç bir playboy ile olan inişli çıkışlı aşk hikayesini anlatıyor.

Gold Film imzalı, senaryosunu Onur Uğraşın kaleme alacağı Unutamadım dizisinin başrollerinde Emrah, Tuvana Türkay, Engin Şenkan, Hakan Boyav, Özge Özder ve Nurseli İdiz yer alacak.

Usta yönetmen Nihat Durak çekeceği dizi, yıllar önce Milasta yaşayan bir çocuğun acı bir sebeple ayrılmasını ve kaymakam olarak Milasa dönüp sırları açığa çıkarmasını konu alıyor.

Başrollerini Barış Arduç ve Elçin Sangunun paylaştığı Kiralık Aşk, uzak akrabasından miras kalan evi üzerine geçirebilmesi için ailesi tarafından sahte bir evlilik yapmaya zorlanan gencin hikayesine odaklananıyor.

Bando Film imzalı romantik komediyi Metin Balekoğlu yönetecek. Dizinin kadrosuna Hatice Aslan ve Sümeyra Koç da katıldı.

FOX TV

Pastel Filmin yapımcılığını üstleneceği, yönetmen koltuğunda Kudret Sabancının oturacağı O Aşk Benimin başrollerini, Gökhan Keser, Rüveyda Öksüz, Güven Hokna, Seda Akman, Ekin Türkmen ve Ruhi Sarı gibi isimlerin paylaşacak.

Asmalı Konakı anımsatan dizi çok yakında izleyicisiyle buluşacak.

Süreç Film Ali Gündoğdunun yapımcılığını üstlendiği, senaryosunu Aksel Bonfin ve Hakan Bonomonun kaleme alacağı Mutluluk dizisinin başrollerinde, Kaan Yıldırım, Ezgi Eyüboğlu, Aslı Bekiroğlu, Zeynep Bastık gibi isimlerin yer alacak.

Dizi, İzmirden İstanbula gelen ve öğrenci yurdunda kalan gençlerin hayatını konu ediniyor.

Kaçak Gelinler dizisinde canlandırdığı Almilla karakteriyle sevilen Açelya Topaloğlu ile Gönül İşleri dizisinde Bedir karakteri ile dikkatleri çeken Can Yamanın yer alacağı dizinin ismi şimdilik netleşmedi.

Osman Sınavın yapımcılığını üstlendiği dizide ayrıca; şarkıcı Cem Belevi, Kızılema dizisinde rol alan Nilay Duru, Eren Vurdum, Yeşim Dalgıçer, Cavahir Turan, İlay Erkök ve Alper Saylık da rol alacak.

SHOW TV

Yapımcılığını bugüne kadar birbirinden başarılı projelerin yapımcılığını üstlenen BKM Filmin üstleneceği Ya Tutarsa dizisinin başrolünde, Cahit Gök, Paşhan Yılmazel, Zeynep Kankonde, Ceyda Ateş, Su Kutlu, Rıza Sönmez ve Selen Uçer rol alıyor.

Dizi; bir sit-com içine düşen iki karakterin kurtulma çabasını konu ediniyor.

Ne Münasebetin başrolünde Berrak Tüzünataç ve Serkan Altunorak var.

Yapımcılığını daha önce 6 Mantı ve Eski Hikaye dizilerine imza atan ARC Filmin üstleneceği, senaryosunu Hakan Haksun ve Barış Başarın kaleme aldığı dizinin hikayesi yapımcı Fatih Enes Ömeroğluna ait.

Yerli Mavi Ay olarak tanımlayabileceğimiz dizi, uzlaşma müessesini ekrana taşıyor.

Senaristliğini Kavak Yelleri ve Güneşi Beklerken gibi yapımlar ile tanınan Gökhan Horzum üstleneceği Fabrika Kızı dizisinin, yönetmenlik koltuğunda ise en son Roman Havası dizisinde görev alan Hakan Aslan oturacak.

Haziran veya Temmuz ayında ekrana gelmesi beklenen dizinin oyuncu seçimleri yoğun bir şekilde devam ediyor.

ATV

NTC Medyanın yapımını üstlendiği, Serkan Birincinin yönettiği Kırgın Çiçekler dizisinin başrolünü Doludizgin Yıllar, Küçük Sırlar, Adını Kalbime Yazdım ve Hayat Yolunda gibi yapımlarda da rol alan İpek Karapınar üstlenecek.

Kırgın Çiçekler bir kız yurdu hikayesi anlatıyor.

Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmazda Deniz Çakır, Oktay Kaynarca, Müjde Uzman, Ozan Akbaba, Yunus Emre Yıldırımer rol alıyor. Kaynarca bir mafya babasını, Çakır ise bir Karadeniz kadınını canlandıracak.

Fark Film imzalı dizinin yönetmenliğini Kurtlar Vadisi Pusu ve son olarak Reaksiyon dizisinin yöneten Onur Tan üstlenecek. Çekimlerine başlanan dizi çok yakında başlayacak

israil Gürcistan maçını canlı izle

israil Gürcistan maçını canlı izle israil Gürcistan maçını canlı seyret israil Gürcistan maçı canlı izle israil Gürcistan canlı izle israil Gürcistan maçını izle

Euro 2012 elemelerinde İ grubu ikincisi Çek Cumhuriyeti, kendi evinde grubun puansızı ve en zayıf halkası olan Liechtenstein’ı konuk ediyor. Liechtenstein için 3 handikap açılmış.

Çek Cumhuriyeti, neredeyse tamamını izlediğim karşılaşmada İspanya deplasmanında 1-0 öne geçmiş, ancak David Villa’nın 4 dakika arayla gelen iki golüne engel olmamamıştı. Şunu söylemek lazım, İspanya ile deplasmanda oynadıkları maç kesinlikle Liechtenstein maçı için bir ölçü değil, zira tam anlamıyla katı bir savunma ve ölümüne direnme üzerine kurulu bir oyun oynadılar İspanya karşısında.

Son dönemlerde düşüşe geçen Çek futbolu, bilhassa Jan Koller-Milan Baroş ikilisi sonrasında gol yükünü çekebilecek başka bir oyuncu çıkaramadı desek yeridir. Bu maçta sanıyorum ki farkı Baroş belirleyecek.

Liechtenstein için ise ne söylesem boş açıkçası. Fakat en dikkat çeken özellikleri, İspanya ile oynadıkları maç dışında çok büyük farklar yememiş olmaları. Maç başına 2.8 gol ortalaması ile oynuyorlar, ki bu da Çek Cumhuriyeti’nin handikapı aşıp aşamayacağı konusundaki tereddütlerimi artırıyor.

Biraz deneysel çalışalım, beraberliği zorlayalım derim.

* Çek Cumhuriyeti grupta 2 galibiyet, 2 mağlubiyet aldı.

* Çek Cumhuriyeti son 14 maçında 3 gol handikapını aşamadı.

* Liechtenstein gruptaki 3 maçınıda kaybetti.

* Liechtenstein son 4 maçında 3 gol handikaplı yenilmedi.

* Gruptaki ilk maçı Çek Cumhuriyeti deplasmanda 2-0 kazandı.

Maliye Bakanı Ağbal açıklamalarda bulundu

Maliye Bakanı Naci Ağbal yabancıların konut alırken KDVden muaf olmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Ağbal yabancıların evleri bir yıl ellerinde tutmazlarsa KDV ödeyeceklerini söyledi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, NTVnin ekonomi gündemine ilişkin sorularını yanıtladı.

Ağbalın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Yapılacak düzenlemeyle yabancıların Türkiyede konut aldığında KDV ödemeyeceğini belirten Ağbal, Bugün genel kurulda görüşmeleri yapılacak. Son dönemde inşaat sektöründe yaptığımız düzenlemelerden sonra konut satışında çok ciddi anlamda pazar büyüklüğü olacak. Bir yıl elde tutacak, bir yıldan sonra elden çıkardığında KDV ödemeyecek. Yurtdışında yerleşik Türkler için de durum geçerli dedi.

VERGİ İNDİRİMLERİNİN BÜTÇEYE ETKİSİ 1 MİLYAR LİRA

Ağbal, vergi indirimlerinin vatandaşlar tarafından büyük bir ilgiyle karşılandığına dikkat çekerek, Düzenlemelerle talep öne gelecek. Bütçe tarafında maksimum etki 1 milyar lira. Üretim ve ticaret etkisi maliyeti de aşağı çekecek diye konuştu.

BAŞKA SEKTÖRDE VERGİ İNDİRİMİ DÜŞÜNMÜYORUZ

Bu yıl içinde vergi artışı yapmayacaklarını kaydeden Ağbal şöyle devam etti: Sektör olarak değerlendiriyoruz. Şu andaki değerlendirmede başka sektörlerde geçici vergi indirimi düşünmüyoruz. Kredi mekanizması üzerinden kredi genişlemesine katkı veriyoruz, kamu harcamaları yoluyla piyasaya destek veriyoruz. Bunlar ekonomide talebi yukarı çekecek.

VARLIK FONUNA İLGİ BÜYÜK

Varlık Fonuyla ilgili konuşan Ağbal, Fonun en öncelikli kısa ve orta vadeli amacı finansal istikrara katkı sağlamak ve proje bazlı finansman sağlamaktır. Fona ilgi büyük. Yatırım bankaları başta olmak üzere birçok noktada talepler var. Şu anda en önemli aşama 3 yıllık stratejik planının Bakanlar Kurulu tarafından onaylanması. Projeye dayalı iş yapan uluslararası standartlarda bir fonu inşa etmek istiyoruz. Orta ve uzun vadede Varlık Fonu Türkiyenin önünü açan bir fon olacak şeklinde konuştu.

PROFESYONEL YÖNETİCİLER PARALARINI GETİRİYOR

Maliye Bakanı, varlıkların Türkiyeye getirilmesi için yeniden yapılanmada olduğu gibi kampanya yapacaklarını belirterek, Bankalarla görüşmemden anlıyorum ki Avrupa başta olmak üzere yurtdışında varlığı olan birçok profesyonel yönetici yavaş yavaş paralarını Türrkiyeye getiriyor dedi.

DÜZENLİ ÖDEYENE KDV İADESİNDE DE KOLAYLIK SAĞLAMAK LAZIM

Vergisini düzenli ödeyenlere yapılacak indirimi değerlendiren Maliye Bakanı şöyle konuştu: Yüzde 5lik indirim çok memnuniyetle karşılandı. Bugün yine bir düzenleme yapılacak banka, finans ve sigortacılık sektörünü bunun dışında tuttuk. Sigorta sektöründe yer alan acentalar da düzenleme dışında kalmış gibi bir soruç ortaya çıktı. Komisyoncular ve acentalar bakımından da bu indirim geçerli olacak. Dürüst mükellefe başka kolaylıklar da sağlamamız lazım. KDVden iade alacaksa o idadede teminat ve raporların sunumunda kolaylık sağlayalım. Zor günü olduğunda da biz onun elinden tutalım. 3 yıl boyunca beyanneme performansı mükemmel 6 ay zorlandı. Biz bu mükellefin zor gününde de kolaylıklar getireceğiz.

Xiaomi son çeyreği artışla kapattı

Kötü giden bir yılın ardından 2018’de çıkışa geçen Xiaomi sadece akıllı telefon pazarında değil Nesnelerin İnterneti gibi diğer tüm sektörlerde önemli büyümeler yakaladı.

Borsaya açılması ile birlikte üç aylık mali tablolarını kamuoyu ile paylaşmaya başlayan Xiaomi yılın üçüncü çeyrek tablolarını açıkladı. Rakiplerine göre miktarlar düşük olsa da yıl bazında önemli artış yakalandı.

Her alanda büyüme
Yapılan açıklamaya göre yılın üçüncü çeyreğinde Xiaomi’nin elde ettiği toplam gelir 73 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yıl bazında yüzde 50 civarında bir artış yaşandı. Net kar 5 milyon dolar civarında olurken artış yüzde 17.3 olarak gerçekleşti.

Xiaomi’nin belkemiği durumunda olan akıllı telefon bölümü yüzde 36 artışla 49 milyon dolar gelir elde etti. Üç aylık dönemde ortalama 33 milyon satış rakamını yakalayan firma Ekim ayı sonunda 100 milyon satış rakamını geride bıraktı.

Firmanın en çok geliri üst seviye telefonlardan elde ediliyor. Bu oran yaklaşık yüzde 31 civarında. Amiral gemisi Mi 8 serisi ise 6 milyon satış rakamını geride bıraktı. Bunun etkisiyle ortalama Xiaomi telefon fiyatı da yüzde 17 civarında artış gösterdi.

Firmanın diğer bölümleri de önemli ivme yakaladı. İnternet hizmetleri yüzde 85 artışla 6 milyon dolar gelir elde etti. MIUI kullanıcı sayısı 224 milyona ulaştı ve yüzde 43 artış gösterdi. Nesnelerin İnterneti bölümü ise 12 milyon dolar ile yüzde 90 büyüdü. Xiaomi Xiaoai asistanı aylık 34 milyonu geride bıraktı.

Biri sizi anmıyor olabilir!

Kulak çınlamasının işitme kaybına neden olabilecek problemlerin habercisi olabileceği bildirildi.

Kulakta, “vızıltı, zil çalması, şelale akması, tıslama, cırcır böceği sesi” gibi tarif edilen kulak çınlamasının işitme kaybına neden olabilecek problemlerin habercisi olabileceği bildirildi.

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Alp Demireller, işitme yollarında yer alan sinir hücrelerinin, işitme kaybı sonucu bir elektriksel aktivite ürettiklerini ve bunun beyin tarafından çınlama sesi olarak algılandığını söyledi.

Çocuklar da dahil olmak üzere her yaşta görülebilen rahatsızlığın yaş arttıkça görülme sıklığının fazlalaştığını belirten Prof. Dr. Demireller, çınlamanın nedenlerini şöyle açıkladı:”Kulak yolundaki yabancı cisimler, kulak kiri, orta kulakta sıvı toplanması, enfeksiyon, kulak zarı ve orta kulak kemikçiklerinin hastalıkları, yaşlılığa bağlı çınlamalar, gürültüye maruz kalma, kulağa zararlı ilaç kullanımı (bazı antibiyotikler ve romatizma ilaçları, uzun süre aspirin kullanımı gibi), ’meniere’ hastalığı, nadir karşılaşılan sinir tümörleri, hormonal değişiklikler (hamilelik, menopoz, tiroid disfonksiyonu), baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri çınlamanın nedenleri arasındadır.”

Prof. Dr. Demireller, sebep her ne olursa olsun kulakta “vızıltı, zil çalması, şelale akması, tıslama, cırcır böceği sesi” gibi tarif edilen kulak çınlamasının, işitme kaybına neden olabilecek problemlerin habercisi olabileceği, bu nedenle hafife alınmaması ve mutlaka bir hekime başvurulması gerektiğini bildirildi.

-NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?-
Prof. Dr. Demireller, vakaların çoğunda özel bir tedavinin bulunmadığını kaydederek, öncelikle ayrıntılı hikaye alınarak fizik muayene ve tetkikler yardımıyla sebebin bulunmaya çalışılması gerektiğini ancak buna rağmen kulak çınlamasının nedeninin çoğu zaman bulunamadığını söyledi.

Neden ortaya konulmamış olsa da bazı durumlarda ilaçların etkili olduğunu anlatan Prof. Dr. Demireller, “Ancak çoğu ilacın etkinliği yüzde 50’yi geçmemektedir. Çınlama özellikle çevre sessiz olduğu zaman rahatsız edicidir. Bu koşullarda alçak sesle müzik dinlemek gibi sürekli ama rahatsız etmeyecek bir ses üreterek kişinin kulak çınlamasını unutması önerilir. İşitme azlığı olan kişilerde bazen çınlamanın kullandıkları işitme cihazı tarafından da azaltıldığı söylenmektedir” dedi.

Prof. Dr. Demireller çınlama rahatsızlığı olan kişilerin şunlara dikkat etmesi gerektiğini dile getirdi: “Yüksek sesli müziğe maruz kalınmamalı. Kan basıncı sürekli kontrol ettirilmeli. Toz alımı kısıtlanmalı, yani tozlu ortamlardan mümkün olduğunca uzak durmalı. Sinir sistemine uyarıcı etkisi olan kahve, kola ve sigaradan uzak durmalı. Günlük egzersizlerle kan akımı düzenlenmeli. Şeker hastalığı, hipertansiyon gibi sistematik hastalığı bulunanlar bu hastalıklarının tedavisine mutlaka uymalı, çünkü bu, tüm organlar gibi kulak sağlığı için de önemlidir.”

Vatanım Sensin dizisine yeni oyuncu

Halit Ergenç, Bergüzar Korel ve Onur Saylak’ın başrollerde oynadığı Vatanım Sensin dizisine sürpriz bir oyuncu daha katıldı.

Kanal D’de perşembe akşamları ekrana gelen Vatanım Sensin’e 15. bölümüyle birlikte yeni bir isim daha katılıyor.

Vatanım Sensin’e 15. bölüm ile birlikte son dönemde ‘Umutsuz Ev Kadınları’, ‘Filinta’ ve ‘Oyunbozan’ gibi yapımlarda izlediğimiz başarılı oyuncu Serhat Tutumluer dahil oluyor.

Vatanım Sensin, yeni bölümleriyle her Perşembe 20.00’de Kanal D’de!

VATANIM SENSİN 15. BÖLÜM FRAGMANI

Sağlıklı Yaşlanma İçin Besin Önerileri

Herkesin anti-aging yani erken yaşlanmayı önleme, genç kalma hedefi ve isteği vardır.

Vücudumuzun sağlıklı yaşlanmasını desteklemek, fiziksel ve zihinsel gerileme risklerini azaltmak isteriz. Zamanı saatle değil biyolojik saatimizle geri alabiliriz. Yaşlanmaya karşı mücadele etmeliyiz. Stres, bazı gıdalar ve yaşam şartları yaşlanmayı hızlandırır, bu etkenlerle savaşan bazı besinler mevcuttur. Yaşa ve zamana meydan okuyan gıdalar şunlardır:

Meyve, sebze ve tahılların zaten sağlıklı olduğunuz biliyoruz. Peki yaşlanmaya karşı olan besinler hangileridir? Böğürtlen, kızılcık, yaban mersini, çilek, ahududu ve dut. Bilişsel gerilemeyi durdurarak beyin motorunun işlevlerini destekler, yaşla artan sorunları azaltır antioksidan içerdiklerinden polifenolik bileşikler bakımından zengindirler. Bir fincan çilek, oksidatif stres inflamasyonunu düşürür ve beyin hücrelerinin sinyalerini geliştirir. Kırmızı biber, portakal, çam fıstığı, kavrulmuş ayçiçeği, aspir yağı. C vitamini içerirler, yaşlanmaya bağlı cilt görünüm değişikliklerini engellerler. Fındık ve fındık yağı da benzerdir.

C Vitamini ve linoleik asit kırışıklıkları giderir, cilt kuruluğunu azaltır, derinin incelmesini önler. Kakao. Oksidatif hasara karşı mücadele eder. Fenolik kimyasallar ile güçlendirilmiştir. Kırmızı şarap ve yeşil çay kadar antioksidana sahiptir. Yağsız süt ile yapılan kakao kemikleri güçlendirir. Ispanak, lahana, karalahana, bilişsel gerilemeyi durdurur. Zihinsel işlevleri artırır. Ceviz, beyin performansını güçlendirir. Balık, zihinsel yetenekleri güçlendirir…

Böbrek sağlığını koruyan 10 öneri

Böbrek sağlığını koruyan 10 öneri Genellikle böbreklerin görevinin vücutta oluşan zararlı ve atık maddeleri, fazla sıvıyı idrar yoluyla süzerek dışarı atması olduğu bilinir. Oysa bunların dışında böbrekler kan basıncını düzenler, kan hücrelerinin üretimi için gereken hormonları salgılar, su ve mineral dengesini sağlar ve vücuttaki D vitaminini aktif hale getirir. D vitamininin aktif hale gelmesiyle kalsiyum-fosfor metabolizmamız düzenlenir ve böylelikle sağlıklı kemik yapımız oluşur. Dolayısıyla böbrekle ilgili olumsuz bir durum tüm vücudumuzu etkiliyor. Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Özkök, böbrek sağlığını korumanın önemi ve korumanın yolları hakkında bilgi verdi.

1. Tuz tüketimini kısıtlayın
Tuz en önemli ve en yaygın kullanılan böbrek zehiridir. Fazla tuz tüketiminin bilinen en önemli sonucu hipertansiyondur. Hipertansiyon, kronik böbrek hastalığının en sık nedenlerinden birisidir. Son dönemde yapılan bilimsel çalışmalarda, tansiyonu normal olan kişilerde dahi tuzun böbrekte inflamasyonu arttırdığı ve böbreklere zarar verebildiği gösterilmiştir.
2
Bu yüzden hipertansiyonu olmasa dahi insanlarımızın fazla tuzdan mutlaka kaçınması gereklidir. Tavsiye edilen maksimum tuz tüketimi miktarı günlük 5 gramdır. Fakat ülkemizde maalesef 10 gram/gün üzerinde bir tüketim olduğu biliniyor.

3
Ekmekteki tuz oranının azaltılması uygun oldu. Ancak hala sofradan tuzu eksik etmemek, yemeklerin tadına bakmadan tuz atmak, kuruyemişlerin tuzlu olanını tercih etmek alışkanlıklar arasında yer alıyor. İşlenmiş gıdalar ve fast food tarzı ürünlerin tuz miktarı yüksektir. Bu nedenle ev yemekleri tercih edilmelidir.
4

2. Bilinçsiz ilaç kullanmayın
Çok yaygın olarak kullanılan bazı ağrı kesici ve antibiyotikler böbreklerde bozulmaya neden olabilirler. Özellikle ileri yaş, diyabetik ve böbrek hastalığı bulunan kişiler bu durumdan daha çok etkilenirler. Bu açıdan yukarıdaki risk faktörlerini taşıyan kişilerin parasetamol içeren ağrı kesicileri kullanmaları daha uygundur.
5
Fakat bilinmelidir ki parasetamol bile uzun dönem sık kullanıldığında böbrek hastalığına neden olabilir. Bunun yanında tek doz ağrı kesiciye bağlı ani böbrek yetersizliğine giren vakalar da vardır. Bu nedenle her ağrıda, her sorunda ağrı kesiciye sarılmamak gerekir. Antibiyotikler de bazen böbreklere zarar verebilir. Yaşlı ve böbrek sorunu olan kişilerde böbrek fonksiyonları göz önüne alınarak antibiyotikler kullanılmalıdır. Özetle, doktor önerisi ve kontrolü olmadan kesinlikle ilaç kullanılmamalıdır.
63. Bilinçsiz bitkisel ürün kullanmayın
3. Bilinçsiz bitkisel ürün kullanmayın
Genelde toplumda bitkisel ürünlerin doğal olduğu ve zararlı olmadığı algısı yaygındır. Fakat bilinçsiz bitkisel ürün kullanımı, böbreklerde toksik ve allerjik etkilerle bozulmaya yol açabilirler. Aynı şekilde doğadan toplanan mantarlara bağlı olarak ölümcül karaciğer ve böbrek sorunları oluşabilir. Bu sebeple bitkisel ürünlerin kullanımında, bu işte tecrübeli ve uzmanlaşmış doktor önerisi mutlaka gereklidir.

7

4. Prostat büyümesi böbreği vuruyor
Prostatın iyi huylu büyümesi, prostat kanseri veya mesane sorunları böbrekleri olumsuz anlamda etkilemektedir. Bu tür rahatsızlıklarda idrarın tam olarak boşaltılamaması böbrek fonksiyonların bozulmasına zemin hazırlamaktadır. Uzun zamandır prostat sorunu yaşayan hastaların böbrek fonksiyonlarını da kontrol ettirmesi gerekmektedir.
8
İdrar sondası takılması, ilaç veya gerekli durumlarda cerrahi müdahaleler tedavide kullanılan yöntemlerin başında gelmektedir. İleri yaş erkek hastaların mutlaka senelik prostat muayenesi yaptırması gerekmektedir.

9

5. Taşlara dikkat
Kronik böbrek hastalığının en önemli nedenlerinden birisi böbrek taşlarıdır. Birçok böbrek taşı şiddetli ağrıya neden olmakla birlikte hiçbir belirti vermeden gelişebilen böbrek taşları da bulunmaktadır. Böbrek taşlarının kanalları tıkaması böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkilemektedir.
10
Aktif böbrek taşı şikayeti olmasa bile bu hasta grubu belirli aralıklarla mutlaka Nefroloji ve Üroloji bölümlerinden takip edilmeli, böbrek fonksiyonları izlem altında tutulmalıdır. Sitratlı gıdaların bol tüketilmesi (limon gibi) ve bol su içilmesi taş oluşumunu yavaşlatır ve engelleyebilir.

11

6. Kilo kontrolü şart
Obezite, hipertansiyon ve diyabet için büyük bir risk faktörü olduğu kadar böbrekler için de olumsuz bir durum. Obezite hastası bireylerde böbrekler, artan vücut kitlesi nedeniyle normalden daha fazla çalışır.
12
Böbrek iş yükündeki artış, böbrekte hasara ve uzun vadede son dönem böbrek hastalığının gelişmesine neden olabilir. Bu durumda fazla kilosu olan kişilerin ideal kilosuna dönmesi için beslenme düzenine, egzersizine dikkat etmelidir. Tek başına olmuyorsa mutlaka uzman kişilerden yardım alınmalıdır.

13

7. Sigara içmeyin
Sigara tüm vücudun düşmanı olduğu gibi böbreklerin de düşmanı. Sigara damar duvarının fonksiyonlarını bozar, kan basıncını artırır. Buna bağlı olarak da böbrek damarlarındaki direnci artırıp böbrek fonksiyonlarını bozar. Sigara, böbrek hastalarında, böbrek hastalığının daha hızlı ilerlemesine neden olur. Ayrıca böbrek, idrar yolları ve mesane kanserinin en önemli nedeni sigaradır. Bu nedenle sigara içilmemelidir.
14
8. Suyun gücüne inanın
Yeterli su tüketimi böbrek sağlığı için önemlidir. Yaşam şeklini düzenlerken su tüketiminin yanında egzersiz de ön plana çıkartılmalıdır. Susuzluk gidermek için gazlı içecekler yerine su içmek en doğusudur. Çocukların günde sekiz bardak (1,5 litre), yetişkinlerin ise günde 2- 2.5 litre su içmesi gerekir.

15
Eğer suyu normal içme alışkanlığı yoksa, içine limon, nane, meyve dilimleri eklenerek de içimi kolaylaştırılabilir. Fakat aşırı su içmenin de böbreğe bir faydası olmadığını ve kan mineral dengesini (özellikle sodyum) bozabildiğini belirtmek gerekir.
16

9. Rutin doktor kontrollerine gidin
Böbrek hastalıkları çok sessiz ilerleyebilir ve son evreye gelene kadar hiçbir belirti vermeyebilir. Belirtiler ortaya çıktığında ise çoğunlukla hastalık geri dönüşü olmayan evreye girmiştir. Bundan dolayı rutin doktor kontrolleri önem arz eder. Birçok böbrek hastalığının erken evrede teşhis edilebilirse tedavisi bulunmaktadır. Özellikle diyabet ve hipertansiyonu olan ve ailesinde böbrek rahatsızlığı bulunan kişiler böbrek sağlığı açısından kontrol edilmelidir.

17
Rutin kontrollerdeki sık rastlanan bir eksiklik ise sadece kan tahlilinin yapılması ama idrar tahlilinin yapılmamasıdır. Kanda böbrek fonksiyon testleriniz normal olabilir ama yine de ciddi böbrek hastası olabilirsiniz. İdrar tahlili yapılmadan böbreklerin sağlıklı olduğundan bahsetmek mümkün değildir.
18

10. İdrarınızı kontrol edin
İdrarı kontrol etmek böbrek hastalıklarının erken yakalanması açısından önemli olabilir. Örneğin idrarda köpük olması protein kaçağına, kırmızı renkli idrar kanamaya işaret edebilir. Koyu renkli idrar genellikle az su içtiğinizi gösterir fakat çok koyu ise tetkik gerektirir. Yetişkinlerde kötü kokulu idrar genellikle idrar yolu infeksiyonları ile ilişkilidir, çocuklarda ise metabolik hastalıkların bir belirtisi olabilir.

Sıcaklarda kalbi koruyan 9 önemli kural

Aşırı sıcaklarda dikkat etmemiz gereken en önemli 3 kural ise korunmasız bir şekilde güneşin altında kalmamak, bol bol sıvı tüketmek ve vücudu fazla yormamak Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Refik Erdim kalp hastalarının kavurucu sıcaklara karşı almaları gereken önlemleri anlattı, önemli uyarılarda bulundu.

Bol bol su için

Aşırı sıcaklarda terlemeyle oluşan sıvı kaybının yerine konulması için bol su içmek yaşamsal öneme sahip. Özellikle sıcaklığın en fazla olduğu 11.00-15.00 saatleri arasında, saatte bir 2-3 bardak su içmeyi ihmal etmeyin. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Refik Erdim kişinin kilosuna göre değişmekle birlikte, yaz aylarında 2,5-3 litre su tüketilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Bu içeceklere dikkat!

İdrar söktürücü özelliği nedeniyle vücutta sıvı kaybını arttırabileceği için kahve ve çay gibi içecekleri tüketmekten kaçının. Şekerli, gazlı ve alkollü içecekleri de özellikle öğlen saatlerinde tüketmemeniz gerekiyor. Bunun nedeni, özellikle alkolün sıcağın olumsuz etkilerinin hissedilmesini engellemesi ve sıvı kaybını arttırması. Kalp yetersizliğiniz varsa maden suyu gibi sodyum içeriği fazla olan sıvılardan kaçınmalısınız. Çünkü sodyumdan zengin sıvıların fazla içilmesi vücutta sıvı tutulmasını arttırarak kalp yetmezliği bulgularını kötüleştirebiliyor. Ayrıca günde ne kadar sıvı tüketmeniz gerektiğini de doktorunuza mutlaka danışmalısınız.

Kıyafetleriniz pamuklu ve bol olsun

Aşırı sıcaklarda açık renkli, pamuklu ve bol giysileri tercih edin. Bu tip giysiler yüksek hava geçirgenliği ve terlemeyi azaltıcı özellikleriyle sıcak havanın olumsuz etkilerini azaltabiliyorlar. Eğer dışarıda dolaşmanız gerekiyorsa geniş siperlikli şapka, güneş gözlüğü kullanın, ayakkabılarınızın da rahat ve açık olmasına özen gösterin.

Serin ve kapalı ortamlarda bulunun

Güneşin yeryüzüne en dik geldiği 11.00-15.00 saatleri arasında, çok gerekli değilse dışarı çıkmayın, serin ve kapalı ortamlarda zaman geçirin. Vücut ısısını düşürmek için klimalı ve serin ortamlarda bulunmaya özen gösterin.

Sporu akşam serinliğinde yapın

Spora asla ara vermeyin. Ancak güneş ışınlarının yeryüzüne en dik geldiği 11.00-15.00 saatleri arasında, aşırı terlemeye yol açarak kalbi yoracağı için açık havada spor yapmayın. Sporu akşam saatlerine erteleyin veya serin ve kapalı yerlerde yapmaya özen gösterin. Eğer dışarıda spor yapmanız gerekiyorsa süreyi 90 dakikayla kısıtlamalı, tempoyu yavaş yavaş arttırmalı ve bol sıvı tüketmelisiniz. Suyla beraber tuz kaybı da olacağı için mineral yönünden zengin ve şekersiz sporcu içeceklerini tercih edebilirsiniz.

İlaç dozlarına dikkat!

Kalp damar hastalığı veya kalp yetmezliği gibi sağlık problemleriniz varsa tatile çıkmadan önce mutlaka doktorunuzla görüşerek ilaç dozlarını ayarlanmasını sağlayın. Özellikle idrar söktürücü ilaçlar kullanan hastaların gerekirse ilaç dozlarının aşırı sıcak havalarda azaltılması gerekiyor. Çünkü idrar söktürücü ilaçlar nedeniyle gelişen aşırı sıvı kaybı tansiyon düşüklüğü ve buna bağlı bayılmalara yol açabiliyor. Ayrıca doktor önerisi olmadan kesilen ilaçlar aşırı tansiyon yükselmesi sonucu kalp kriziyle sonlanabiliyor.

Yemekten hemen sonra yüzmeyin

Kalp hastalığınız varsa güneş ışınlarının daha az şiddetli olduğu sabah veya akşamüstü saatlerini tercih edin ki vücudunuz fazla yorulmasın. Ayrıca kan dolaşımının büyük kısmı yemekten hemen sonra sindirim sistemine yönlendiği için kas dokusuna giden kan akımının azalmasına bağlı kaslarda kramplar ve yorgunluk gözlenebiliyor. Bu sebeple aç karnına veya yemekten en az 2-3 saat sonra yüzmenizde fayda var. Bunların yanı sıra özellikle 11.00-16.00 saatleri arasında sahilde güneşlenmek sıcak çarpması riskini arttırdığı için kesinlikle önerilmiyor.

Suya aniden atlamayın

Uzun süre güneş altında durduktan hemen sonra denizde veya havuzda soğuk suya atlamak vücudun genişlemiş cilt damarlarında ani büzülmeye sebep olarak ölümcül ritim bozukluklarına sebep olabiliyor. Bu nedenle suya aniden atlamayın, vücudunuzu suya alıştırarak girin. Ayrıca soğuk duş damarlarda büzülmeye yol açacağı için tansiyonu yükseltebiliyor. Damarlarda büzülme uzun sürdüğü takdirde bu tablo kalp krizine kadar ilerleyebiliyor. Dolayısıyla yaz aylarında soğuk duş almaktan kaçının, suyun ılık olmasına dikkat edin.

Sofranızda sindirimi kolay besinler olsun

Sıcak havalarda vücut ısısının ayarlanabilmesi için vücut yüzeyine yakın atardamarların iç organlara nazaran daha çok kanlanmaları gerekiyor. Yemek yedikten sonra dolaşımdaki kanın önemli bir miktarı sindirim sistemiyle ilgili organların kanlanması için kullanılıyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Refik Erdim bu nedenle kan dolaşımının cilde yönlendirilmesi için sindirimi kolay besinler tüketilmesi gerektiğini belirterek şu önerilerde bulunuyor:

“Sindirim sistemini yormamak için sık sık ve az miktarda yemek yemeli, yine sıvı kaybını azaltmak için sulu besinleri tercih etmelisiniz. Zeytinyağlı gıdalar, sebzeler ve meyvelerin sindirimini nispeten daha kolay oluyor. Bunun dışında, soğuk olarak hazırlanan ve tüketilen çorbalar da vücut ısının düşürülmesine katkıda bulunabiliyor. Pişirme usulü olarak da haşlama, buğulama ve ızgara yöntemlerini tercih etmelisiniz.”