Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm Fragmanı izle

Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm izle Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm Fragmanı izle Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm izle Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm Fragmanı izle Tövbeler Tövbesi Son Bölüm izle

Hayatları ayrı, dertleri aynı insanların yan yana saf tuttuğu Garipler Mahallesi’nde ailesiyle yaşayan garson Mahir, çalıştığı gece kulübünden bir müşterinin kafasında şişe kırdığı için kovulur. Bir tesadüf eseri, gelinlikler içinde uçurumdan kendini atmaya kalkan bir kızı kurtarır. Kurtardığı kız, onu kovan patronunun kızı Pelin’dir.. Pelin neredeyse takıntı haline getirdiği bir aşkla Mahir’i sevmeye başlar. Ama Mahir mahalleden Fidan’la nişanlıdır ve nişanlısını da çok sevmektedir. Mahir şimdi çetin bir imtihanla karşı karşıyadır; ya sevdiği ve nişanlı olduğu Fidan’la evlenecek, ya da kaderinin ona çizdiği yoldan gidip zenginliği ve Pelini tercih edecektir. TÖVBELER TÖVBESİ’nde içimizden herhangi bir insanın derdini, acısını, sevincini bulacak ve dillerden düşmeyen nefis şarkılarıyla tekrar tekrar izlemek isteyeceksiniz..

Tövbeler Tövbesi 7. BÖLÜM ÖZETİ

Pelin’in gönderdiği fotoğraflar Fidan’ın eline geçer. Mahir durumu Fidan’a izah etmeye çalışsa da başaramaz. Ailelerin de işin içine girmesiyle Fidan ve Mahir’in ilişkisi arapsaçına döner. Bunların üzerine bir de Pelin ve Fidan’ın beklenmedik karşılaşması gerilimi iyice arttırır. Pelin neye uğradığını şaşırır. Oktay Berk ise Fidan’ı elde etmek için basit numaraların yetmeyeceğinin farkına varır. Fidan’la arkadaş olmak için çaba harcamaya başlar. Fakat yine hileye başvurarak..

Tövbeler Tövbesi 8. Bölüm Fragmanı izle

Webcam Sohbet Chat Odaları

Webcam Sohbet Odaları‘nda muhabbet edebilir, bay ve bayan arkadaşlarla tanışabilir, arkadaşlık yapabilir, buluşabilir, sohbet edebilirsiniz.

Webcam sohbet odaları Türkiye ve Dünya‘nın her yerinden bay/bayan kullanıcılara ev sahipliği yapmaktadır. Size tavsiyemiz global sohbet odasında konuşmaya katılmanız ve sohbet kurallarına uymanızdır.

Lütfen sanal ortamda olduğunuzu ve burada yapılan sohbetlerin her zaman gerçek hayat boyutunda degerlendirilemeyecegini unutmayınız.

Webcam Sohbet odalarında yalnız olmadığınızı, sistemin rahat ve doğru işlemesi için sürekli yetkililerin ve koruma sistemlerinin olduğunu bilmenizi isteriz.

Karşınızdaki kişilerin varlık/özlük haklarına saygı duymakla, kurallara uygun davranmayanları uyarmakla sorumlusunuz….

Transistör başına maliyet on yıl önce 28nm de düşmeyi bıraktı

Transistör başına maliyet on yıl önce 28nm’de düşmeyi bıraktı Üretim teknolojileri arttıkça, verim yükseldikçe veya seri üretim genişledikçe yongaların ucuzlayacağı söyleniyor. Ancak yeni bir analize göre maliyetler 10 yıl önce 28nm’de düşmeyi bıraktı.

Bir 3D yarı iletken entegrasyon şirketi olan MonolithIC 3D’nin CEO’su Zvi Or-Bach, 2014 yılında, transistör başına maliyetin 28nm’de düşmeyi bıraktığını gösteren bir analiz sunmuştu. Zvi Or-Bach, o yıllarda “28nm sürecinden sonra, transistörleri daha küçük yapmaya devam edebiliriz, ancak daha ucuza yapamayız.” demişti.
Şimdi ise bu bulgu, yakın bir zamanda Google’dan Milind Shah tarafından da doğrulandı ve 100 milyon transistör başına maliyetin TSMC tarafından 28nm düzlemsel süreç teknolojisinin seri üretime geçtiği 2012 yılından bu yana arttığını gösterdi. Google’ın bulgusuna göre, transistör maliyeti ölçeklendirmesi (0,7 kat) 28 nm’de durdu ve nesilden nesile sabit kaldı.

Maliyetler 10 yıl önce düşmeyi bıraktı

Esasında bu daha önce hiç duymadığımız, inanılmaz bir sürpriz değil. Sektör bir süredir yeni süreç teknolojileriyle birlikte transistör başına maliyetlerin azalan getirileri konusunda endişe duyuyor. 7nm, 5nm ve 3nm gibi en yeni yonga üretim süreci teknolojileri, yüz milyonlarca dolara mal olan daha sofistike fabrika araçları gerektiriyor. 2nm ve daha ileri üretim teknolojileri için gereken makinenin tanesi 400 milyon dolar dolaylarında. 3nm için üretim yapan mevcut makineler ise 150-200 milyon dolar bandında.

Sofistike makineler ve yeni araçları içeren öncü fabrikaların maliyetleri 20 milyar ila 30 milyar dolar seviyelerine kadar çıkabiliyor. Bu da elbette öncü süreçlerde üretimi çok pahalı hale getiriyor. Yüksek maliyetler de aslında firmaların sonunu getiriyor. Bununla birlikte, çip üretimi yıllar içinde daha karmaşık ve pahalı hale gelirken esasında büyük resme bakmak gerekiyor.

Nitekim Milind Shah’ın IEDM endüstri fuarında sunduğu grafiğe göre, 28nm’ye normalize edilmiş 100 milyon transistörün maliyeti aslında sabit ve hatta artıyor. Bu maliyet ölçeklendirme eksikliği, bazı çip tasarımlarının benimsemesini daha az cazip hale getiriyor. Dahası, maliyetleri ve performansı optimize etmek için öncü bir süreç kullanarak tek bir silikon parçasından oluşan monolitik tasarımlar üretmek yerine bazı tasarımları parçalara ayırmak, yani yongalara bölmek (chiplet) daha cazip hale geliyor.

Farklı fabrikalarda farklı işlem teknolojilerinde üretilen üç veya dört yongadan oluşan AMD’nin Ryzen masaüstü CPU’ları ve Intel’in Meteor Lake dizüstü bilgisayar CPU’ları buna en güzel örneklerden. AMD ve Intel gibi milyarlarca dolarlık şirketler tasarım seçeneklerini dikkatle değerlendirip ellerindeki en iyi teknolojileri kullanarak ürünler üretebilirlerken küçük üreticiler için işler çok zor.
Öncelikle çok yongalı yani chiplet tasarımlar monolitik tasarımlardan daha fazla güç tüketme eğiliminde oluyorlar, bu nedenle mobil cihazlar için tam olarak en iyi seçim değiller. Ek olarak çoklu çip entegrasyonu zorlu bir mühendislik işi gerektiriyor (nihayetinde Intel’in Foveros’u veya TSMC’nin CoWoS’u gibi gelişmiş paketleme teknolojilerini kullanmak gerekiyor) ki bu da hayli maliyetli bir iş ve Foveros’u veya CoWoS’u kullanmak da son nesil üretim teknolojisi tahsisi almak kadar zor. Bunu nereden mi biliyoruz? 2001 yılında, 130nm sürecinde, sektörde gelişmiş tesislere sahip 22 şirket vardı şimdilerde ise bu sayı bir elin parmağını geçmiyor.

Güzel Günler

Güzel Günler 10. Bölüm tanıtımı seyret neler yaşanacak

Güzel Günler 10. Bölüm Fragmanı izle Güzel Günler Son Bölüm Fragmanı seyret Güzel Günler 10. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Güzel Günler 9. Bölüm özeti Altan ve Atakan evlilik kararı vermiş, iş kararı aileye açıklamaya kalmıştır. Ama ailenin gün boyu yaşadıkları yüzünden çift bu kararı en olmadık yer ve zamanda söylemek zorunda kalır.

Mihran ve Alya arasında ipler gerilirken, Atakan’ın düğün planlarından habersiz Kıymet, Feyyaz’ı evlendirmeye karar verir. Selma Leylim’in velayetini kaybetmemek için elinden geleni yapacak ancak Leylim’in başını derde sokması işleri iyice karıştıracaktır.

Olgun Toker: Ailecek izleyeceğimiz bir hikaye bulduk!
Show TV’nin yapımını TMC’nin, yapımcılığını Erol Avcı’nın üstlendiği ‘Güzel Günler’, yeni bölümüyle bu akşam saat 20.00’de SHOW TV’de ekrana gelecek. Dizide ‘Atakan’ karakterine hayat veren Olgun Toker, samimi açıklamalarda bulundu. Oyuncu, ‘Atakan’ için, “Savrulmadan iş kurmaya çalışıyor. İçinde hala bir umut hoyratlığın geçmesini bekliyor. Bu mücadelesinde en büyük kaynağı neşesi. Neşesi beyaz mendil gibi; hep cebinde…” ifadelerini kullandı. Habertürk’ten Şeyda Odabaş’ın röportajı

Öncelikle SHOW TV ailesine hoş geldiniz… ‘Güzel Günler’in oyuncu kadrosunda yer alıyorsunuz. Diziye dâhil olma sürecini bizimle paylaşır mısınız?

Yazın yapımcımız Erol Avcı, yanına çağırdı. Bana o zamana kadar ki oluşturduğu kadroyu saydı. Dünya kupası final kadrosu gibi… İnanın, ‘Bana bu coğrafyadaki en yetenekli kadın oyuncuları sayın’ deseniz ilk sayacağım isimlerle anlaşılmıştı. İstisnasız beni de aralarına almasını istedim. Bu janrı en iyi yapan insanlar bir araya gelmişti. Kaçırmak olmazdı.

AİLECEK İZLEYECEĞİMİZ BİR HİKÂYE BULDUK

‘Güzel Günler’, başladığı andan itibaren büyük ilgiyle karşılandı. Sizce bu ilginin nedeni nedir?
Eski günleri özlüyoruz. Televizyonun ilk zamanlarındaki ailecek oturup, izlenen dizileri özlüyoruz. Dizi izlemek bir paylaşımdı. Evet, belki de TV’de çeşit arttı ama her dizi illa beraber izleme kaygısı taşımıyor. Bu kadar çok çeşit arasında ailecek izleyeceğimiz bir hikâye bulduk.

TADINI ÇIKARIYORUM

‘Güzel Günler’in hangi özellikleri teklifi kabul etmenizi sağladı?

Alanında en iyilerle çalışma fikri yeterli oldu. Bu işlerin ustasıdır Erol ağabey… Selin Tunç, bu türde başarısı hâlâ konuşulan işler bıraktı. Eee, kadro kendi izleyicisini çağırıyor… Binnur Kaya ismini duyduğumda çok heyecanlanmıştım. İtiraf etmek gerekirse ilk defa, ‘Birinin karşısında becerebilecek miyim?’ korkusu oldu. Hayatımın en güzel buluşması… Oyunculuk dışında onun gibi bir insanı tanımak çok büyük şans. Her an iyiyi düşünüyor. Herkes için, her mahlukat için… Anbean… Elinin, gözünün değdiği her şeye iyilikle dokunuyor. Efsunlu… Bu fütursuz akışta bana çok şey kazandırdı. Çok teşekkür ederim ona… Ecem ‘le uzun zamandır arkadaşız. Ecem Erkek’le oynamak en güzel yerden bilet alıp, sahneyi izlemek gibi… Muazzam bir oyuncu. Sahnelerini ilaç niyetine sabah, akşam aç karnına izleyin, hiçbir şeyiniz kalmaz. Zeynep Çamcı isminin de bu işe başlarken bende bambaşka bir heyecan yarattığını söylemezsem olmaz. Ben kendimi detaycı zannederdim. Zeynep’in tasarımlarını görünce bu işi bu kadar çok sevmenin neleri çözeceğini gördüm. İlmik ilmik ele aldı rolü. İyi oyuncularla çalışınca insana şevk geliyor. Ben de tadını çıkarıyorum işte…

NEŞESİ BEYAZ MENDİL GİBİ; HEP CEBİNDE

‘Güzel Günler’de ‘Atakan’ın duygusal bir yönü de var… Dizide her ne kadar ‘Atakan’ın haylaz yönlerini görsek de işler yolunda gitmediğinde her şeyini ortaya koyup, yine de vazgeçmiyor… Bu bağlamda neler düşündürüyor bu karakter size?
Ben sokağı bırakmadım. Oldum olası sokak okurum. Hâlâ, ‘Gel, otur. Bir çay, kahve iç’ diyen esnafım var, sağ olsunlar. Kulak verdiğimde ‘Atakan’ için çok uzağa gitmeme gerek kalmadı. Hayat zor… Mücadele etmek bizde ayrıca meziyet. Evet, her ne kadar ‘Atakan’ bazen düşse de yine de hevesli ve umutlu bir insan… Savrulmadan iş kurmaya çalışıyor. İçinde hâlâ bir umut hoyratlığın geçmesini bekliyor. Bu mücadelesinde en büyük kaynağı neşesi. Neşesi beyaz mendil gibi; hep cebinde…

YEMEĞE GELDİK DE ARADA ELİMİZ DEĞMİŞKEN SAHNE ÇEKİYOR GİBİYİZ

Sette bir gününüz nasıl geçiyor?

Geçenlerde anı olsun diye kamera arkasını talep ettik yapımdan. Setler her zaman yorucudur, yıpratıcıdır ama biz her an eğlenmeye çalışan haylaz öğrenciler gibiyiz. İnanın; set paydos verdiğinde bir köşede ayaküstü muhabbete devam ettiğimiz günler var. Tadını çıkarıyoruz. En büyük eğlencemiz beraber yemek yemek ama öyle böyle değil… ‘Ne yiyeceğiz?’ telaşı yok. Yemek molamızdan 2 saat öncesinde başlıyor. Yemek biter bitmez bir sonraki molanın planı yapılıyor. Bir de üzerine toplu yemek sahneleri… Bir de Burak Dakak… Burak’ı ifşalamam lazım. Beni de yoldan çıkardı. Bütün ekip iştahlı. Sanki yemeğe geldik de arada elimiz değmişken sahne çekiyor gibiyiz.

ÖĞRENECEK DAHA, YANACAK

Dizideki partneriniz Zeynep Çamcı’nın canlandırdığı ‘Altan’ ve ‘Atakan’ arasında henüz dile getirilmeyen romantik bir birliktelik seziyoruz… Sizce her aşk kendi içinde umudunu yeşertmenin bir yolunu bulur mu?
‘Altan’ ile ‘Atakan’, aşkın emek istediğinin kanıtı… Elde etmenin ihtirası değil ki aşk… Aşk bir yolculuk. Hem içsel hem de dışsal… Çoğu zaman tek başına çıkılan bir yolculuk… ‘Altan’, kendine dayatılandan kaçmış, kendi gerçeğini yaratan cesur bir karakter. ‘Atakan’, daha yolun başında… Aşk meşk işlerinde hımbıl biraz… Öğrenecek daha, yanacak. Hem de daha çok yanacak.

KENDİMDEN RAZIYIM

Şimdiye kadar rol aldığınız projeleri ve karakterleri göz önünde bulundurmanızı istesek, kariyeriniz açısından performansınızı nasıl değerlendirirsiniz?

Bu işte her sene kendime karne veririm. Dönem dönem kendime yüklensem de bu işi hep en üst seviyeye çekmek için uğraştım. Okuldan bu yana sahnenin her türlüsünde boy gösterdim. Açıkçası ben çok çalıştım. Çok fedakarlıklar yaptım. İnişli çıkışlı bir iş ama sunduklarıma bakacak olursam; kendimden razıyım.

Şimdiye kadar oyunculuğa dair edindiğiniz en önemli şey neydi?
Oyuncu üreticidir. Evet, başta senaryo vardır ama oyuncunun elinde yüreğinde bir şey yoksa o cümleler boşa gider. Ayık olmak lazım. Her şeye, her ana.

Kariyeriniz adına en büyük hayaliniz nedir?

Kendi projelerimi yapmak istiyorum. Bunun için çalışıyorum, zamanını bekliyorum.

GÜZEL GÜNLER’İN YENİ BÖLÜMÜNDE NELER OLACAK?

Güzel Günler’in 9’uncu bölümünde; ‘Altan’ ve ‘Atakan’, evlilik kararı vermiş, iş kararı aileye açıklamaya kalmıştır. Ama ailenin gün boyu yaşadıkları yüzünden çift, bu kararı en olmadık yer ve zamanda söylemek zorunda kalır.

‘Mihran’ ve ‘Alya’ arasında ipler gerilirken, ‘Atakan’ın düğün planlarından habersiz ‘Kıymet’, ‘Feyyaz’ı evlendirmeye karar verir. ‘Selma’, ‘Leylim’in velayetini kaybetmemek için elinden geleni yapacak ancak ‘Leylim’in başını derde sokması işleri iyice karıştıracaktır.

‘Güzel Günler’in yeni bölümü bu akşam saat 20.00’de SHOW TV’de.

Güzel Günler Yeni Bölüm Fragmanı

Alternatif link: Güzel günler 10 bölüm fragmanı

En özel Bayram mesajları 2018 Kurban Bayramı

Kurban Bayramı için en özel mesajları derledik. 2018 Kurban Bayramına saatler kala Kurban Bayramı mesajları büyük ilgi görüyor. İşte aileniz ve sevdiklerinizle paylaşabileceğiniz en özel bayram mesajları.

2018 Bayram mesajları için arayış hız kesmiyor. Ailesinin ve yakın dostlarının bayramını kutlamak isteyen vatandaşlar Kurban Bayramına özel en anlamlı mesajları haberimizde bulabilir. İşte Kurban Bayramı mesajları..

KURBAN BAYRAMI MESAJLARI

-Bayramlar berekettir, umuttur, özlemdir. Yarınlar niyettir. Kestiğiniz kurban ve dualarınız kabul olsun, sevdikleriniz hep sizinle olsun.. Kurban Bayramınız mübarek olsun.

-Bayramlar, insanlar arasındaki karşılıklı sevgi ve saygının perçinlendiği günlerdir. Bayramlar, insanların birbirleriyle olan dargınlıklarını unuttukları, barıştıkları, kardeşçe kucaklaştıkları günlerdir.Kurban Bayramın mübarek olsun!

-Damağınızı, ruhunuzu ve çevrenizi tadlandıran, gerçekten güzel ve bereketli bir bayram dileriz.

-Bayramlar berekettir, umuttur, özlemdir. Yarınlar niyettir. Kestiğiniz kurban ve dualarınız kabul olsun, sevdikleriniz hep sizinle olsun.. Kurban Bayramınız mübarek olsun.

-Kurban Bayramınız kutlu, yüreğiniz umutlu, umutlarınız atlı, sevdanız kanatlı, mutluluğunuz katli, sofranız tatlı, mekânınız tahtlı, ömrünüz bahtlı olsun

-Bir avuç dua, bir kucak sevgi, sıcak bir mesaj kapatır mesafeleri, birleştirir gönülleri, bir sıcak gülümseme, bir ufak hediye daha da yaklaştırır bizi birbirimize. Nice Kurban Bayramlarına

-Bugün ellerinizi her zamankinden daha çok açın. Avucunuza melekler gül koysun, yüreğiniz coşsun. Kurban Bayramınız hayırlara vesile olsun.

-Sevgi söze dolarsa dua olur, dua Allah”a ulaşırsa nur olur, aynı yolda birleşen dualarımızın nur”a dönüşüp Rabbimize ulaşması dileği ile Bayramın Kutlu Olsun!

Evlilik programında damat adayı Recep İvedik oldu

Daha önce birçok skandalın patlak verdiği izdivaç programında damat adaylarından Erdem, allanıp pullanıp Recep İvedik kılığına sokuldu.

Skandalların eksik olmadığı izdivaç programında damat adaylarından Erdemi yüzünü gözünü boyuyarak Recep İvedik kılığına soktular.

Zuhal Topalın sunduğu evlilik programında bugün de olaylar eksik olmadı. Aynı damat aday televizyondan görüp beğendiği gelin adayına talip olarak canlı yayına çıktı. Paravan açılırken heyecandan yerinde duramayan Erdem, beğendiği gelin adayı tarafından reddedildi. Damat adayı dün reddedilince, Şahan Gökbakarın yaratmış olduğu Recep İvedik karakterinin taklidini yaparak Yakıştı mı sana demişti.

Belli ki bu yeterli reytingi getirmemiş olacak ki bugün de programda olayın adeta devamı yaşandı. Damat adayı bu sefer de Recep İvedik kılığına girerek programa geldi.

Halisdemir davasında eski astsubay konuştu

FETÖnün darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemirin şehit edilmesiyle ilgili davada, cuntacı general Semih Terzinin yanında Özel Kuvvetler Komutanlığına (ÖKK) giden Astsubay Erhan Almaz savunma yaptı.

AA

Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanıkların ifadelerinin alınmasına devam ediliyor.

Erhan Almaz, ifadesinde, darbe girişiminin olduğu 15 Temmuzda Diyarbakırda çay bahçesinde oturduğunu, alarm üzerine gittiği birliğinde Ankaraya gidiyoruz. denildiğini anlattı.

Polis de bizi destekliyor, bu kalkışmayı bastırmaya gidiyoruz diye düşündüm

Askeri hiyerarşiden dolayı, Ankaraa neden gideceklerini soramadığını belirten Almaz, Kafamda soru işaretleriyle çantamı hazırladım. Otobüslere bindik. Radyodan, Başbakanın açıklamalarını duyduk, Küçük bir grup kalkışma içinde, bastırılacak. diye. Ankaraya gitme sebebimiz belli oldu. dedim. Özel Kuvvetler itfaiyeci mantığıyla hareket eder, nerede yangın var oraya gider. Bu sefer yangın Ankarada. dedim. ifadesini kullandı.

Almaz, Özel Kuvvetlerin siyasetle iç içe olduğunu, MİT Müsteşarının, Milli Savunma Bakanının, Başbakanın, Cumhurbaşkanının zaman zaman ziyaretlerde bulunduğunu kaydetti.

Diyarbakırdan otobüsle havalimanına giderken, kendilerine polisin eskortluk yaptığını belirten Almaz, Polis de bizi destekliyor, bu kalkışmayı bastırmaya gidiyoruz diye düşündüm. Biz, temiz duygularla yaşayan insanlarız. dedi.

Semih Terzi aslında hainlikten daha öte vefasızdır

Havalanında Semih Terzinin emir subayını gördüğünü, elinde elbise askısının olduğunu belirten Almaz, şunları kaydetti:

Semih Terzide bir gerginlik vardı. Terzi de sinirlenmiş kalkışma hareketine. dedim. Terzi, bu hükümet zamanında general olmuştur. Semih Terzi aslında hainlikten daha öte vefasızdır. Uçak kalktı, uçakta ışıklar söndürüldü. Uçak çok alçaktan uçuyordu. Ayetel Kürsi okumaya başladım, Ankarayı vuran uçaklar, bizim uçağı da vuracaklar diye düşündüm. 4 VİP koltuk vardır CASA uçaklarında. Terzi bu koltuklardan birinde oturuyordu, çaprazında Fatih Binbaşım vardı. Ben oturacak yer bulamadım, yere oturmak zorunda kaldım. Ben askerim, operasyona gidecek bir askeri Terzi yanına oturtmadı. Terzi bir ara pilotun kulaklığını aldı bir yerlerle görüşmeye başladı. Sonradan basından duyduğuma göre Malatya hava sahasıyla konuşmuş.

Halisdemirin son konuştuğu benim

Almaz, uçakta kendilerine Silahları doldurun emrinin verildiğini belirterek, uçak Ankaraya indikten sonra daha çok meskun mahal eğitimi alan kişilerin seçilerek, bekleyen iki helikoptere yönlendirildiğini söyledi.

Helikopterin, Özel Kuvvetler Komutanlığına giderken farklı bir güzergah izlediğini ifade eden Almaz, şunları anlattı:

Gölbaşına indik. Ümit Bak Albayla, Ömer Başçavuş geliyordu. Ömer Halisdemire Merhaba dedim, Merhaba kardeşim, komutan nerede? dedi, ikinci helikopterde. dedim. Herhalde Ömer Başçavuşun en son konuştuğu kişi benimdir. Yanımızdan geçip giderlerken silahlar patladı. Şok geçirdim. Arkadaşlarıma Yatın dedim. Özel Kuvvetler refleks atışıyla ve kendini bir yere atmasıyla ünlüdür.Ne oluyor? dedim, idrak edemedim. Hepimiz şaşakaldık. Sesinden ben, vurulanın Semih Terzi olduğunu anladım. Mihrali Atmaca Üsteğmen çağırdı, temkinli bir şekilde yaklaştık. Ben durumu çözmeye çalışıyorum, siz şuralara geçin, dağılın. dedi. Biz karargahın içine girmeden bekledik. Semih Terzi Kelime-i Şahadet getiriyor, inim inim inliyor, bağırıyordu. Semih Terzi helikopterle gönderildi.

Astsubay Almaz, çatışmada diğer vurulanın ise Ömer Halisdemir olduğunu gördüğünü ifade etti.

Eşim gelinliğiyle ortada kaldı

Verilen emirler doğrultusunda, karargahın dışında beklediklerini dile getiren Almaz, ceplerinde plastik kelepçelerle silahlı bir grubun geldiğini, bunların etkisiz hale getirildiğini anlattı. Erhan Almaz, Güneydoğuda çok sayıda göreve katıldıkları için herkesin birbirini tanıdığını, Uğur Demirtaşın en azılı kişilerden biri olduğunu savundu.

Öğle saatlerinde Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallının Komutanlığaa geldiğini belirten Almaz, Bize, binaların aranması emri verildi. Tüm Özel Kuvvetlerin binalarını aradık. Zekai Paşaya tekmili kıdemlimiz verdi. dedi.

FETÖnün emir komuta zincirinden faydalanmaya çalıştığına dikkat çeken Almaz, şunları kaydetti:

Ben şerefli bir Türk özel kuvvetçisiyim. 5 müebbet ceza alacağımı bilsem suçumu söylerim. Kimse benim cesaretimi sorgulamasın. Düğünüme 20 gün kala tutuklandım, eşim gelinliğiyle ortada kaldı. Çok üzülerek söylüyorum. Darbe teşebbüsünde bulunmadım, istemeden içeri çekildim. Komutanlık tazminatı alan herkesin sorumluluğu var bu darbede. Emir astsubayı bilmez.

Sülalemde FETÖcü çıkmadı

Mahkeme Başkanı İsmail Ademoğlunun Silahlı Kuvvetlerin içinde böyle bir yapılanmanın olduğunu biliyor muydunuz? Bu yapılarla bir ilginiz var mıydı? sorusuna Erhan Almaz, İlgim, alakam yok. Akrabalarım dahil, herkesi takip ettim, sülalemde çıkmadı FETÖcü. Benim bir alakam yok, hiçbir şekilde kabul etmiyorum. karşılığını verdi.

Semih Terzi kendini general yapan hükümete nankörlük yaptı

Arkadaşlarınızdan, sizi bu yapıyla birlikte hareket etmeye zorlayan oldu mu? sorusu üzerine Almaz, şu ifadeleri kullandı:

Psikolojik yapım dolayısıyla bana kimse bunları teklif dahi edemez. Özel Kuvvetlerdeki arkadaşlarımdan da çıkmadı. Bu FETÖcüler rahatlıktan bu tür şeylere bulaşmışlardır, çünkü biz görevden kafamızı kaldıramazdık ki. Fatih Şahin de Ömer Başçavuşun yerinde olabilirdi, Mihrali Atmaca da ben de olabilirdim. Semih Terzi kendini general yapan hükümete nankörlük yaptı. Genelkurmay Başkanımız eğer bir mesaj yayımlasaydı, insanlara biz şüpheyle bakabilirdik, Semih Terziye Bu da FETÖcü olabilir. diyebilirdik. Hiç ihtimal vermedik.

Kaçakçıları vurmamak için özenen pilotlarımız, Ankaraya mühimmat attılar

Astsubay Erhan Almaz, FETÖcülerin rahatlıktan bu işe bulaştığını belirterek, Bu örgüt, öyle gizli bir örgüt ki pilot hangi ruh haliyle Ankaranın göbeğine mühimmat attı? Kaçakçıları vurmamak için özenen pilotlarımız, Ankaraya mühimmat attılar. Sincanda aynı koğuşta kalsam hepsini boğarım. dedi.

Ben astsubayım, bir tuğgeneralin darbeci mi, FETÖcü mü olduğunu anlayamam ki. Genelkurmay Başkanımızın yanındaki yaveri FETÖcü çıkmış, o anlayamamış. diyen Almaz, kendisinin astsubay olmasına rağmen arkadaşlarına sahip çıktığını kaydetti.

Işık hızıyla Şemdinliye gönderilirdi

Darbe yapmaya kalkanlar kimlerdi? sorusuna Almaz, Darbe yapmaya kalkanlar, gereken ortamın dışında bulunanlardır. Mesela Ali Kapucu var. O adam sıkıntılı. Taburu Kiliste. Senin ne işin var Özel Kuvvetler Karargahında? ifadesini kullandı.

Özel Kuvvetlerde etkisiz hale getirdikleri bir kişinin kendilerine Eşimi memlekete uğurladım, burada kalıyorum. dediğini aktaran Almaz, şöyle konuştu:

Hayatının baharında, Temmuzun 15inde birlikte kim kalır? Emir komuta almış o. Hangi ruh haliyle plastik kelepçeyle dolaşıyorsunuz? Özel Kuvvetlerde hiyerarşi serttir. Semih Terzinin emir astsubayı, bu görevi gönüllü yapmıyordu. Eğer Bırakıyorum dese, ışık hızıyla Şemdinliye giderdi. Bir generale, subaya terbiyesizlik yaptıysan orada alırsın soluğu. Bir eksiklik yapıldı. Yani insanlar kendisinden kıdemsiz insanlardan haberdar olmadı. Böyle bir yapı varken, bir tane mesaj yayımlanmaz mı? 15 Temmuzda Kara Kuvvetlerinden Bütün Kara Kuvvetleri personeli yerinde çakılacak. mesajı gelseydi hepimiz beklerdik.

Uzaktan vursa daha güzel olacaktı

Suçsuz olduğunu, cezaevinde büyük bir mağduriyet yaşadığını savunan Almaz, Eğer biraz daha yatacaksam, uçakla mühimmat atanlarla aynı odaya koysunlar, cezaevinde başka bir şey istemiyorum. dedi.

Vurulduktan sonra Ömer Halisdemire müdahale edilip edilmediği sorusu üzerine Almaz, şunları söyledi:

Orada sıhhiye erleri yardım ediyor, çatışmadan dolayı arabanın altına atıyorlar kendilerini. Biz Ömer Başçavuşa üzülerek orada kaldık, ART niyetten dolayı değil. Ömer Başçavuşumuzun elinde uzun namlulu bir silah olsaydı, uzaktan vursaydı Semih Terziyi her şey daha güzel olacaktı. Ömer Başçavuş, karşılayanların arasına karıştı, aradan vurdu. Zekai Paşa durumu öngörseydi, tabur komutalarına Arkadaşlar herkes yerinde kalacak. deseydi, tabur komutanlarına bire bir emir verseydi, Ömer Başçavuşa Vur emrini vermeseydi ne olacaktı? Semih Paşa çıkacaktı karargaha, koltuğa kurulacaktı. Ondan sonra Zekai Paşa bize ulaşabilirdi, Terziye Zekai Paşa söyledi, tutuklusunuz derdik.

Almazın Avukatı Gürbüz Özdemir de suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, müvekkilinin tahliyesini istedi.

Spor

Arsenal çılgın transferi resmen açıkladı! 122 milyon euro bonservis

Arsenal, çılgın transferi resmen açıkladı! 122 milyon euro bonservis Premier Lig ekibi Arsenal, West Ham United’tan ayrılan 24 yaşındaki İngiliz futbolcu Declan Rice’ı kadrosuna kattığını açıkladı.

İngiltere Premier Lig temsilcisi Arsenal, gelecek sezon hedefler dahilinde kadro planlamasına devam ediyor. Kuzey Londra ekibi, West Ham United’a veda eden 24 yaşındaki defansif orta saha Declan Rice’ı kadrosuna kattığını açıkladı.

İsmi transferde büyük kulüplerle anılan tercihini Arsenal’den yana kulanan İngiliz futbolcuyla ilgili Arsenal Teknik Direktörü Mikel Arteta, Declan’ın takıma katılmasından dolayı çok mutlu olduklarını ifade ederken, birkaç sezondur Premier Lig’de ve İngiltere Milli Takımı için yüksek seviyede performans sergileyen, muazzam yeteneğe sahip bir oyuncuyu kadroya kattıkları için şanslı olduklarını söyledi.

122 MİLYON EURO BONSERVİS

Kırmızı-beyazlılar, Declan Rice için 116+6 milyon euroluk bir transfer bedeli öderken, oyuncu ile de 5 yıllık sözleşme imzaladı. Arsenal’de 41 numaralı formayı giyeceği aktarılan yıldız oyuncu için bonuslarla beraber 122 milyon euro bonservis bedeli ödenecek. Söz konusu bedelle Rice, Premier Lig tarihinin en pahalı transferlerinden biri oldu.

24 yaşındaki yıldız futbolcu, geride kalan sezonda West Ham United ile Premier Lig’de çıktığı 37 maçta orta sahanın savunma bölümünde forma giymesine rağmen 4 gol atarken, 2’de asist üretmeyi başardı. İngiliz ekibinin geçen sezon kaptanlığını da yapan Rice, UEFA Konferans Ligi’nde 11 maçta 1 gol, 1 asist yaparken, West Ham United ile Avrupa Konferans Ligi şampiyonluğu da yaşadı.

Al Sancak

Al Sancak 11. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Al Sancak 11. Bölüm Fragmanı izle Al Sancak Son Bölüm Fragmanı seyret Al Sancak 11. Bölüm tanıtımı neler yaşanacak

Al Sancak 10. Bölüm özeti Boran, tüm timin hayatını tehdit eden tehlikeli bir eyleme kalkışırken, Yüzbaşı Ali ise kardeşi Sedef’i bulmak için büyük bir oyun kuracaktır. Pençe Timi’nin hayatı tehlikede! Nadia’nın Ali’yi tüm timin gözleri önünde vurması kuşkusuz ki timdekiler tarafından güvenilirliğinin sorgulanmasına neden olacaktır. Öte yandan Pençe Timi’yle hesabını henüz kapatmamış olan Boran, tüm timin hayatını bir kez daha tehdit edecek hatta Nadia’nın gözleri önünde hepsini öldürebilecek kadar büyük bir eyleme kalkışacaktır.

Nadia, Boran’ın bu eylemini durdurabilecek midir? Boran’ın yeni hedefi Nadia! Thomas’tan Mithat Sargon ve tüm ekibini öldürme emri alan Boran; Mithat’ı öldürmüş, sıra Nadia’ya gelmiştir. Nadia, Boran’dan kurtulabilecek midir? Yüzbaşı Ali, kardeşi Sedef’i kurtarmak için büyük bir oyun kuruyor… Sedef’in kaçırıldığını öğrenen Yüzbaşı Ali, kardeşini bulmak için seferber olacak ve sürpriz bir hamleyle karşılaşacaktır. Sedef’i sağ salim kurtaracağına dair annesine söz veren Ali, bu sözünü tutmak için canını riske atmaktan çekinmeyecek ve büyük bir oyun kuracaktır. Üstelik bu oyunda ona beklenmedik bir oyuncu eşlik edecektir.

Sedef ise hem Cihangir’in kızını hem de kendi canını kurtarmak için büyük bir risk alacaktır. Tüm dengeler alt üst oluyor Tüm bunlar olurken Thomas’ın görüşeceği gizemli bir isim tüm dengeleri alt üst edecektir. Hatta bu isim, Mithat’ın ekibinden sağ kalan son kişi olan Nadia’nın akıbetine de karar verecek olan kişidir. Bu kişiyle buluşmaya giden Nadia, öyle bir sürprizle karşılaşacaktır ki bildiği tüm doğruları sorgulamak zorunda kalacak ve zaten karmakarışık olan dünyası daha da bulanıklaşacaktır. Sedef’in canına karşılık muhbirin ismi! Boran ise Sedef’in canı karşılığında Ali’den muhbirin adını isteyecektir. Muhbirin adını Boran’a vermek zorunda olan Ali, Sacit General ile birlikte büyük bir riske girecektir. Peki bu riskli hamlenin sonunda dengeler nasıl değişecektir?

Al Sancak Yeni Bölüm Fragmanı

Alternatif link: Al Sancak 11 Bölüm Fragmanı

Talat Buluttan açıklama Bana iftira atanları

Dizi seti çalışanı Özge Ş.nin tacize uğradığını iddia ederek savcılığa suç duyurusunda bulunmasının ardından oyuncu Talat Bulut hakkında Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı. Savcı soruşturmasını tamamlayarak takipsizlik kararı verdi. Bunun üzerine Özge Ş.nin avukatı Sibel Önder, Bakırköy 1. Sulh Ceza Hakimliğine giderek karara itiraz etti. İtiraz talebini değerlendiren hakimlik 14 Ağustos 2018de görülen duruşmada kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın delillere, oluşa, eylemin niteliğine, ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle reddetti. Mahkeme bu kararının kesin olduğunu kaydetti.

Mahkeme kararı sonrası Talat Bulut sessizliğini bozdu. Kendisine iftira atıldığını belirten Bulut sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı: Mevlananın dün dünde kaldı ama yarına dair bir şey söylemek lazım sözünü ben değiştirmeliyim. Dün dünde kalmadı. Bugüne ve yarına dair yeni şeyler söylemek ve uyarılar yapmak gerek. Üzerime haksızca atılan ve mesnetsiz olduğu yargının tüm mercileri tarafından defalarca ispat ve tescil edilen bir iftirayı insanoğluna yakışmayacak bir şekilde bana düşmanlık için pervasızca kullanma çabası içine giren herkesi ama herkesi bugüne kadar hayret ve sükûnetle takip ettim. Hakkıma ortaya atılan yalanın açık bir iftira olduğu yargı tarafından tüm detaylarıyla ortaya konduğu halde bazı linç seviciler kamuoyu nezlinde itibarımı zedelemek için hala çırpınmaya devam ediyor. Onlar artık bilmeliler ki bana atılan bir iftira olduğunu ortaya koyan yargı onların bu açık suç girişimine de kayıtsız kalmayacaktır. Bugünden itibaren gerek yazılı gerekse sözlü olarak yaptıkları açıklamalarla şahsıma karşı karalama kampanyası düzenleyen ve buna ortak olan herkesle ayrı ayrı yargı önünde hesaplaşacağım. Bu vesileyle şahsıma atılan iftiranın ilk gününden yargı tarafından haklı olduğum ortaya konana kadar bundan sonra da desteğini benden esirgemeyecek başta avukatlarım olmak üzere tanıdığım, tanımadığım herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Gönderdiğim mesajlara cevap vermeye yetişemediğim binlerce insana buradan şükranlarımı sunuyorum. Baş tacısınız